Çin’in, küresel arzın önemli bir bölümünü elinde bulundurduğu kritik minerallerin ihracatını sınırlaması, Amerikan savunma sanayi tedarik zincirinin yaklaşık üçte ikisini etkileyecek. İlgili raporda, ABD’nin silah sistemleri açısından Çin’e olan bağımlılığına dikkat çekiliyor.
Savunma sanayisine yönelik analizler yapan Govini isimli enformasyon şirketi tarafından hazırlanan raporda, Çin’in ihracatını kısıtladığı mineraller arasında yer alan galyum, germanyum, tungsten ve tellür gibi unsurların, ABD’nin silah sistemlerinin yüzde 78’inde kritik öneme sahip olduğu belirtildi. 1900 farklı silah sisteminin üretim sürecinin değerlendirildiği raporda, kullanılan bu minerallerin büyük bir kısmının tedarikinin Çin’den yapıldığı ifade edildi. Örneğin, savunma sanayisinde kullanılan germanyumun yüzde 82,4’ü, tellürün yüzde 91,2’si Çin’den temin edilirken, antimuanın sadece yüzde 19’unun dış kaynaklardan elde edildiği vurgulandı. Askeri donanımlar için bu minerallere olan bağımlılığın Deniz Piyadeleri için yüzde 61,7, Donanma için ise yüzde 91,6’ya ulaştığı bilgisi yer aldı. Bu durum, savunma sanayi tedarik zincirlerinin siyasi ve ekonomik müzakerelerde birer koz haline gelmesi yanı sıra maliyetleri artırarak üretim süreçlerini de olumsuz yönde etkileyebileceği kaydedildi.
Raporun devamında, F-35 savaş uçaklarının füze uyarı sistemi için ihtiyacı olan kızıl ötesi odak düzlemi dizilerinin yapımında antimuan, AN/SPY-6 radarlarının üretiminde galyum, nükleer serpinti algılama sistemleri ve Javelin füzelerinin kızılötesi optiklerinde germanyum, zırh delici tank mühimmatında tungsten, RQ-21 Blackjack insansız hava araçlarının termoelektrik jeneratörlerinde ise tellür kullanıldığı ifade edildi.
“ABD, ÇİN’E TEMELDEN BAĞIMLI DURUMDA”
Son 15 yılda, Çin’in ihracat kontrolü getirdiği beş kritik mineralin savunma sanayisindeki kullanımının yüzde 23,2 oranında artış gösterdiğine dikkat çekilen raporda, şu ifadeler yer aldı: “Çin’in kritik minerallere yönelik ihracat yasakları ve kısıtlamaları, ABD’nin silah sistemlerinin temel bileşenleri için Çin’e derin bir bağımlılığı ortaya koymakta.” Bu duruma karşılık olarak, yerel üretim kapasitelerinin artırılması ve stratejik stokların genişletilmesi gerektiği önerisi sunuldu.
TRUMP’A KARŞILIK OLARAK NADİR ELEMENT İHRACATINA KONTROL GETİRİLDİ
Çin, ABD’nin çip sektörü başta olmak üzere teknoloji alanında uyguladığı kısıtlamalara karşılık olarak galyum, germanyum ve antimuan gibi minerallerin yanı sıra tarife artışlarına karşı tungsten, tellür, bizmut, molibden ve indiyum gibi unsurların ihracatına kontrol getirmişti. Pekin yönetimi, ayrıca ABD’nin “karşılıklı tarifeler” kapsamında uyguladığı tarife artışına karşı da samaryum, gadolinyum, terbiyum, disprosyum, lütesyum, skandiyum, itriyum ve çeşitli alaşımların yer aldığı yedi kategori nadir toprak elementi ihracat kontrol listesine almıştı. Nadir toprak elementlerinin yaklaşık yüzde 90’ını üreten Çin, bu adımlarla küresel hakimiyetini ekonomik bir koza dönüştürmeyi amaçladığını gösterdi.
