Olası bir ateşkes durumunda, yalnızca altı ülkenin Ukrayna’ya asker göndermeye hazır olduklarını bildirdiği belirtildi. AFP haber ajansının aktardığına göre, bu durum mevcut istekli ülke sayısının daha önceki tahminlerden oldukça düşük olduğunu ortaya koyuyor.
Fransız AFP haber ajansının ismi açıklanmayan Avrupa’daki yetkililere dayandırdığı habere göre, şu ana kadar sadece altı ülke, ateşkes halinde uluslararası “istekliler koalisyonu” içinde Ukrayna’ya asker yollamaya istekli olduklarını ifade etti.
Bahsi geçen ülkeler arasında İngiltere, Fransa, Estonya, Letonya, Litvanya ve adı açıklanmayan bir başka ülke yer alıyor. Diğer liderlerin ise, herhangi bir taahhütte bulunmadan önce daha detaylı bir plan görmek istedikleri bildirildi.
AFP’nin aktardığı rakamlar, istekli ülke sayısının önceki raporlardan belirgin bir şekilde daha az olduğuna işaret ediyor. Bloomberg daha önce, 9 Nisan’da 15 ülkenin asker göndermeye açık olduğunu duyurmuştu.
İngiltere ve Fransa liderliğindeki koalisyonun Brüksel’de gerçekleştirdiği toplantı, güvence gücüyle ilgili daha fazla bilgi sunma çabalarını sürdürdü.
İngiltere Savunma Bakanı John Healey, gönderilecek birliklerin savaşan tarafları ayırmak için geleneksel bir barış gücü olarak değil, Ukrayna ordusunu güçlendirmek için görev yapacaklarını açıkladı.
Ancak, 30 üyeli koalisyonun birçok liderinin göreve dair daha fazla ayrıntı talep ettiği aktarıldı.
ÖNEMLİ BİR ENGEL: ABD’NİN KATILIMI
İsveç Savunma Bakanı Pal Jonson, bu görev için ne tür bir destek gerekeceği konusunda netlik sağlanmasının faydalı olacağını dile getirdi. Kara birlikleri göndermeyi istemeyen bazı koalisyon üyeleri, istihbarat, silah veya deniz kuvvetleri gibi alternatif destek taleplerinde bulundu.
Diğer bir önemli engel ise, Londra’nın Rusya’ya karşı caydırıcılık için gerekli gördüğü ABD’nin katılımı meselesi. ABD Başkanı Donald Trump’ın yönetimi, Avrupa’daki askeri varlığını azaltma niyetinde olduğuna dair sinyaller verirken, güvence gücüne asker göndermeyi reddetti.
Londra ve Paris, Washington’u en azından hava gücü veya istihbarat desteği vermesi konusunda ikna etmeye çalışıyor, ancak şu an için herhangi bir taahhüt elde edemedikleri belirtiliyor.
TRUMP’IN MOSKOVA TEMASLARI SÜRÜYOR
Trump, göreve geldiğinden bu yana bir yandan Ukrayna’da barış anlaşmasına aracılık etmeye çalışırken, diğer yandan Moskova ile doğrudan temaslarını sürdürmekte. Rusya’nın Kiev’in önerdiği 30 günlük tam ateşkesi reddetmesi ve enerji altyapısına yönelik saldırıların kısmi olarak durdurulmasını ihlal etmesi nedeniyle, ateşkes müzakereleri büyük ölçüde durmuş durumda.
