Göktaş, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu sonrası en çok katılımcının yer aldığı BM etkinliği olan Kadının Statüsü Komisyonu toplantısına katıldı. Bu kapsamda, Kadın ve Demokrasi Vakfı (KADEM) tarafından Türkevi’nde düzenlenen “Kadın Emeğini Anlamak” panelinde konuşma yaptı.
Panel açılışında, kadınların ekonominin ve toplumsal yapının temel taşlarını oluşturduğunu vurgulayan Göktaş, kadınların ekonomik ve sosyal katkılarının yeterince takdir edilmediğine dikkat çekti.
“Türkiye olarak, kadın emeğinin her yönüyle tanınması ve desteklenmesi için politikalarımızı şekillendiriyoruz. Kadınların toplumsal ve ekonomik katkılarına dair maddi, kültürel ve sosyal boyutları ele almayı ilke edindik. Böyle bir yaklaşım, toplumsal adalet ve sürdürülebilir kalkınma hedeflerimize ulaşmada bize rehberlik edecektir.” açıklamasında bulundu.
Kadın emeğinin hak ettiği şekilde tanınması için özel sektör ve sivil toplum kuruluşlarıyla işbirliğinin önemli olduğunu ifade eden Göktaş, Bakanlık tarafından gerçekleştirilen projelere örnekler vererek bilgi sundu.
1248 yeni kadın kooperatifinin kurulmasına destek sağladıklarını hatırlatan Göktaş, “Kadınların Kooperatifler Yoluyla Güçlendirilmesi Projesi kapsamında eğitimler, danışmanlık ve yurt içi ile yurt dışı çalışma ziyaretleri ile 14 bin 754 kişiye ulaştık. Bu çalışmalar, kadınların üretkenliği ve değişen koşullara uyum becerisi ile büyük başarılara imza attığını gösteriyor.” şeklinde konuştu.
– “TÜM PAYDAŞLARI, KADIN EMEĞİNİ TANIMA, DESTEKLEME ADINA ORTAK ÇABAYA DAVET EDİYORUM”
Kadınları destekleyen her politikanın, çalışma hayatı ile girişimcilik açısından büyük önem taşıdığına değinen Göktaş, şu ifadeleri kullandı:
“12. Kalkınma Planımız, kadınların iş dünyasına katılımını kolaylaştıran somut adımlar ve hedefler içeren önemli bir yol haritasıdır. Bu plana göre, 2028 yılı itibarıyla kadın iş gücüne katılım oranını yüzde 40,1’e, kadın istihdam oranını ise yüzde 36,2’ye yükseltmek için çabalıyoruz.”
Göktaş, kamu ve özel sektörde kadın emeğini her yönüyle tanımanın ve desteklemenin sürdürülebilir kalkınma için şart olduğunu belirterek, “Kadın emeğiyle ilgili bu tür etkinlikler, sadece bir söylem değil, politikalarımızı yönlendiren dinamik bir dönüşüm sürecidir. Kadın emeğine verilen değeri artırmak, sosyal ve ekonomik politikalarımızın merkezinde yer almalıdır. Tüm paydaşları, kadın emeğini tanıma, destekleme ve sürdürülebilir kalkınmamıza entegre etme noktasında ortak çabaya davet ediyorum.” ifadelerini kullandı.
– “KADINLARI İŞ GÜCÜNDE GÜÇLENDİREBİLİRİZ”
KADEM Yönetim Kurulu Başkanı Saliha Okur Gümrükçüoğlu, kadınların emeğinin adil bir şekilde sürdürülmesi için gerekli koşulların sağlanması gerektiğini vurguladı.
Bu bağlamda, son on yılda gerçekleştirilen akademik araştırmalar, kampanyalar ve projeler sayesinde yaklaşık 50 kooperatifin kurulmasına katkı sunduklarını dile getiren Gümrükçüoğlu, bunun yüzlerce kadına istihdam fırsatı yarattığını belirtti.
Türkiye’deki kadın emeğinin durumu ve zorluklarını analiz etme amacıyla saha çalışmaları ve atölye çalışmaları düzenlediklerini kaydeden Gümrükçüoğlu, bu sorunları çözmek adına kadınların iş-yaşam dengesi üzerine politika önerileri geliştirdiklerini aktardı. Ayrıca, iş yerlerinin yalnızca erkeklere, ev işlerinin ise sadece kadınlara ait olduğu düşüncesinin klişe bir yaklaşım olduğunu ifade etti.
Kadın emeğini destekleyen politika ve projelerin geliştirilmesinin sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşımında kritik bir rol oynadığını belirten Gümrükçüoğlu, “Kamu sektörü, özel sektör, sivil toplum ve uluslararası örgütlerin ortak çabalarıyla kadınları iş gücünde güçlendirebiliriz. Kadın emeğinin görünürlüğünü artırmanın ve kadınların ekonomik sosyal hayatta daha aktif rol oynamasını sağlamanın hepimizin ortak sorumluluğu olduğunu unutmamalıyız.” dedi.
