Numan Kurtulmuş, ATO Congresium Kongre ve Sergi Merkezi’nde gerçekleştirilen MÜSİAD Ankara Geleneksel İftar Programı’nda, MÜSİAD üyeleriyle bir araya gelmenin memnuniyetini ifade etti.
Ramazan ayının, ülkeye, millete, İslam dünyasına ve bütün insanlığa hayır ve bereket getirmesini dileyen Kurtulmuş, “Sofralarımızda huzurla iftar açarken, maalesef yıkıntılar altında oruçlarını açmaya çalışan başta Filistinli mazlumlar olmak üzere, dünyanın dört bir yanındaki mağdurlara sevgi ve saygıyla selam gönderiyorum.” ifadelerini kullandı.
Kurtulmuş, özellikle Filistinliler olmak üzere, zulüm gören beldelere Ramazan’ın barış getirmesini ve bu yılın, böylesine büyük acılarla geçirilen son Ramazan olması temennisinde bulundu.
İnsanlık tarihinin, bir takım değişimlerin yaşandığı nadir dönemlerden geçtiğini belirten Kurtulmuş, ekonomiden siyasete, uluslararası ilişkilerden eğitim ve ticarete kadar her alanda önemli dönüşümlerin yaşandığını vurguladı.
Küresel siyasetin yeniden şekillendiği bir döneme girdiğimizi kaydeden Kurtulmuş, artık hiçbir devletin veya ülkenin dünyayı tek başına yönetemeyeceğini dile getirdi ve şu değerlendirmeyi yaptı:
“Ne iki kutuplu ne de tek kutuplu sistemler bu saatten sonra varlık gösterecek. Çok kutuplu, çok merkezli ve çok kültürlü yeni bir dünyaya doğru hızla ilerliyoruz. Bu süreç, hiç şüphesiz yeni, farklı ve daha önce tanık olmadığımız değişimlerin habercisi. Türkiye olarak bu değişim sürecini avantaja çevirerek, dünyadaki gelişmelere etkin bir şekilde müdahale edebilen bir ülke olmayı umuyorum.”
– “ARTIK SADECE GÜÇLÜLERİN SESİNİN ÇIKTIĞI BİR DÜNYA OLMAYACAKTIR”
Kurtulmuş, İsrail’in Gazze’de gerçekleştirdiği olaylar dolayısıyla dünyanın yeni bir dönemeci geçmekte olduğunu ifade ederek, şu sözlere yer verdi:
“Artık sadece güçlülerin sesinin çıktığı bir dünya olmayacaktır. Birçok ülkenin yasaklamalarına rağmen Filistin halkının acılarına karşı duyarlı kalan milyonlarca insan sokaklara çıkmış ve güçlü bir insanlık cephesi oluşturmuştur. Yeni bir dünyayı inşa etmek için BM gibi küresel sistemin reforme edilmesi gerekmektedir. Bu dönemde mevcut ekonomik ve siyasi yapılar işlevsiz hale gelecektir.”
Kurtulmuş, Türkiye’nin bu yeni dönemdeki rolünü vurgularken, “Artık dünyada şirketler gibi yönetilen devletlerle, devletleşen şirketlerin de olacağı bir dönem içerisindeyiz.” dedi. Bu kapsamda, geçmişe değil, geleceğe yönelik güçlü bir tasarım yapmanın önemine dikkat çekti.
Türkiye’nin bu dönüşüm döneminde güçlü bir konum elde ettiğini ifade eden Kurtulmuş, “Yeni bir dünya kurulacak ve Türkiye kendisine sunulan değil, kendisinin belirleyeceği bir yer alacaktır.” dedi.
MÜSİAD’ın, Türkiye’nin sivil toplum alanındaki başarı örneklerinden biri olduğunu belirten Kurtulmuş, “İnşallah her aladaki gücümüzü, dayanışmamızı artıracağız ve önümüze çıkan fırsatları en iyi şekilde değerlendireceğiz.” ifadesini kullandı.
– “NE YAPARLARSA YAPSINLAR BÖLGEDE YENİ BİR GELİŞMENİN BAŞLAYACAĞI DÖNEMDEYİZ”
Kurtulmuş, Türkiye’nin coğrafyasındaki temel sorunların ayrılıklar ve çatışmalar olduğuna dikkat çekerek, bunların üstesinden gelinmesi gerektiğini söyledi:
“Emperyal proje ve böl-parçala-yönet anlayışıyla Osmanlı cihan devletinin bünyesinden bir çok devlet çıkarıldı. Ancak halkların zihinlerini ayırmak mümkün olmadı. Bugün Türk, Kürt, Arap ve diğer etnik gruplar arasında güçlü bir kardeşlik bağı devam ediyor.”
– “HİÇBİR PROVOKASYONA MAHAL VERMEKSİZİN EBEDİ KARDEŞLİĞİMİZ KIYAMETE KADAR BU TOPRAKLARDA DEVAM EDECEKTİR”
Kurtulmuş, güçlü bir Türkiye’nin varlığının, güçlü bir bölgenin inşasına katkı sağlayacağını ifade etti. “Türkiye’nin iç kaleyi tahkim etmesi önemli; böylelikle birliğimizi sağlamak zorundayız. Terörsüz bir Türkiye’ye ulaşma konusunda atılan adımları olumlu buluyoruz.” diye ekledi.
Türkiye’deki barış ortamının, komşu ülkelerde de olumlu sonuçlar doğuracağına inandığını belirten Kurtulmuş, “Bu birlik beraberlik ortamı, bölgemizde istikrar için bir zemin oluşturacaktır.” dedi.
– “SORUMLULUK, TÜRKİYE’NİN MİLLİ HEDEFLERİNE İNANMIŞ OLAN HER BİRİMİZİNDİR, 85 MİLYONUNDUR”
Kurtulmuş, Türkiye’nin güçlü olmasının yanı sıra, ekonomik alanda da aynı şekilde güçlü olması gerektiğine dikkat çekerek, “Türkiye, fırsatları değerlendirmeli ve dostlarıyla işbirliklerini artırmalıdır.” şeklinde konuştu.
Kurtulmuş, Türkiye’nin güçlü bir hukuk sistemine sahip olması gerektiğine vurgu yaparak, bu sistemin adaletin sağlanmasında kritik bir rol oynadığını belirtti.
İş dünyasındaki başarının hukuk sisteminin etkisiyle doğrudan orantılı olduğunu ifade eden Kurtulmuş, Türkiye’nin sürekli olarak reform yaparak bu durumu daha da ileri taşıdığını kaydetti.
“Türkiye’nin güçlü olması, bölgesel istikrarın artmasına ve küresel ölçekte adaletli bir dünya sisteminin kurulmasına katkıda bulunmak demektir. Sorumluluk, tek bir kişiye ait değildir; 85 milyonun ortak sorumluluğudur.” dedi.
TBMM Başkanı Kurtulmuş, konuşmasının ardından MÜSİAD Genel Başkanı Mahmut Asmalı, MÜSİAD Ankara Başkanı Fatih Bilal Yülek ve diğer MÜSİAD üyeleriyle birlikte fotoğraf çektirdi.