1. Haberler
  2. Siyaset
  3. Bahçeli: CHP, Türkiye’nin İstikrarına Tehdit!

Bahçeli: CHP, Türkiye’nin İstikrarına Tehdit!

featured

Bahçeli yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:

Dalga boyu yüksek münakaşaların ve dibi bulunmayan münasebetsizliklerin tahrik edilmesi gerektiği yönünde yürütülen yıkıcı kara kampanyası, sürekli bir ilerleyiş sergilemektedir.

Vatanımızın huzurunu bozmak amacıyla fırsat kollayan, güven ve istikrar ortamını hedef alan, bunun provasını da sistematik ve şiddet içeren ahlaki dışı taktiklerle yapmaya çalışan kimliksiz bir akıl devrededir.

Türkiye’de pek çok cepheden tehditler söz konusudur.

Bu tehdit doğrudan, alçakça, ahlaka aykırı ve alarm verici bir nitelik taşımaktadır.

Demokratik değerleri tanımayan, kanunları hiçe sayan siyasi ve ideolojik bir güruh, devletin egemenlik haklarıyla hukukun üstünlüğüne karşı çıkmaktadır.

Tehditler yayan bu grupta yer almanın tanımını yapmak gerekirse; dış tanıtım ve içeriden destek alan Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) olarak adlandırabiliriz.

Provokasyon partisi haline gelen CHP, derin bir şaibe ve şüphe içindedir.

Karşımızda durabilecek hiçbir çaba bu siyasi çürümeyi kapatmaya yetmeyecektir.

CHP, kanayan bir yaradır; daha da kötüsü, kaybolan bir zamandır.

Bu karmaşık siyaset anlayışı, temizlikle kirliliği iç içe geçirmiş, doğru ile yanlışı karıştırarak toplumda çığırtkanlık yaratmıştır.

İlke ve inanca, milli istiklal ve gelecek hedeflerine, CHP tarafından sırt çevrilmiştir.

Türk siyaseti, tuhaf ve çelişkili bir dönemden geçmektedir.

Ülkemizde demokrasi ve hukuk güvenliği; huzur ve asayişin sağlanması, çok yönlü siyasi operasyonlara ve kalabalık mitinglere maruz kalmaktadır.

Bu vahim manzara son derece kritik ve kırılgandır.

CHP’de gözlemlenen bitmek bilmeyen suçluluk psikolojisi ve artan bir panik durumu, çamur siyasetiyle geçiştirilemeyecek kadar ciddidir.

Yeni bir dünyanın başlangıcını işaret eden ağır askeri, siyasi, ekonomik ve diplomatik sarsıntılar yaşanırken, Türkiye’nin içten meşgul edilmesi çeşitli ihtimalleri de gündeme getirmektedir.

Bu çerçevede, muazzam milletimizin karşı karşıya kaldığı, CHP’nin ara bulucu olarak kullanıldığı önemli gelişmelerle ilgili beş ana gündem maddesini ele almak mümkündür:

Birincisi; CHP’nin ve etrafındaki siyasi partilerin terörsüz bir Türkiye hedefinden duyduğu açık veya gizli rahatsızlıktır. Terörün sona ermesi, Türkiye’nin gücünü artıracak ve iç bölgelerde barış ortamı oluşturacaktır.

CHP’nin, terör musibetinden kurtulma adına bir çaba göstermediği, bunun yerine vazgeçtiği de bilinen bir gerçektir. CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in Mersin’de yaptığı açıklamalar ve Esenyurt Belediye Başkanı’nın tutuklanmasını ele alması, böylesi bir dilin kötü bir örneğidir.

Özgür Özel, fitneye karşı bir mihrap olmayı hedefleyen biri olarak karşımıza çıkmaktadır.

Terör, Kürt halkını hedef almamakta ve bunları bir bütün olarak değerlendirenler, vatanseverlikten uzaktır.

Özgür Özel’in sözleri, Türkiye’nin iç dengesini tehdit etmekte ve düşmanlara bile şapka çıkartacak seviyesizlikte bir durum yaratmaktadır.

Kürt ve Türk halklarının arasına nifak sokmak için çaba gösterenler, millete karşı düşmanca bir tavır içerisindedir.

CHP Genel Başkanı ve yönetimi, dış bağlantılı ve zehirli eylemlerin destekleyicisidir.

Özgür Özel’in Mersin’deki provokasyonuyla eşzamanlı olarak, Suriye’nin Kamışlı kentinde ABD ve Fransa destekli bölücü talepler içeren konferanslar düzenlenmiştir.

Bu konferans, Suriye’nin siyasi bütünlüğüne aykırı bir zihin yapısının ürünüdür ve Şam yönetimi tarafından kesin bir dille reddedilmiştir.

Bölgedeki barış ve istikrar için PYD/YPG’nin silah bırakıp Suriye siyasetinde entegrasyon sağlaması gerekmektedir.

Türkiye’nin iç meselelerine müdahil olan DEVA Partisi’nin, bu duruma tepki vermesi de tutarlılık açısından önemlidir.

PKK’nın derhal silah bırakması ve organizasyonun feshini gerçekleştirmesi, terörsüz Türkiye hedefinin sağlanması için gereklidir.

Dördüncü konu ise İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde yaşanan yolsuzluk soruşturmalarıdır. Belediyede pek çok kişi gözaltına alınmış, kokuşmuş bir sistem ortaya çıkmıştır.

Bu durum, siyasi etik açısından kabul edilemez bir noktaya gelmiştir.

Belediye içerisinde yaşanan bu olaylar, adalet önünde hesap vermekten kaçanlar için bir fırsat yaratmaktadır.

Son olarak; 23 Nisan 2025 tarihinde Marmara Denizi’nde meydana gelen 6.2 büyüklüğündeki deprem, İstanbul’da yaşayan insanlar için kaygı verici bir durumdur.

Deprem gerçeği, Türkiye’nin öncelikli sorunlarından biridir ve bu duruma karşı önleyici tedbirler alınması gereklidir.

Türkiye’nin geleceği için atılacak adımlar, milli birlik ve beraberlik içerisinde olmalıdır. İstanbul’un terk edilmesine asla izin vermeyeceğiz.

CHP yönetimi ise, bu durumu fırsata çevirmek için çeşitli girişimlerde bulunmuştur. Bu durum, milli bir düşmanlık olarak kabul edilmelidir.

Bilinmelidir ki, Türkiye’nin geleceği aydınlık olup, milli birlik beraberlik içerisinde hareket edilecektir.

Bu kutlu kalkışın içinde CHP ve benzeri yapıların yeri asla olmayacaktır.

Bahçeli: CHP, Türkiye’nin İstikrarına Tehdit!
Yorum Yap
Bizi Takip Edin