1. Haberler
  2. Gündem
  3. Erdoğan: Deprem ve Filistin Vurgusuyla Konuştu

Erdoğan: Deprem ve Filistin Vurgusuyla Konuştu

featured

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kabine toplantısı sonrası yaptığı açıklamalardan dikkat çeken başlıklar şu şekilde özetlenebilir:

Aziz milletim, değerli basın mensupları, sizleri en içten duygu ve saygılarımla selamlıyorum. Ekranları başında bizleri izleyen ve sosyal medya platformlarında bizi takip eden vatandaşlarımı buradan sevgiyle selamlıyorum.

Güvenlik, dış politika, istihdam ve deprem gibi doğal afetlere yönelik yürütülen çalışmalar gibi birçok konuyu kapsayan bir kabine toplantısını geride bıraktık.

Toplantımızın içeriklerine geçmeden önce, son dönemde millete hizmet amacıyla gerçekleştirdiğimiz faaliyetleri kısaca hatırlatmak istiyorum.

Aziz milletim, değerli basın mensupları, “Aşkla çalışan yorulmaz” ilkesine bağlı kalarak yine dolu dolu bir iki hafta geçirdik. 17 Nisan’da tarım sektöründeki en önemli projelerden biri olan Silvan Sulama Kanalı’nın tünel kazısını canlı bağlantı ile başlattık.

Toplamda 12 milyar liralık bir yatırımla hayata geçireceğimiz Silvan Tüneli, bölgenin kaderini değiştirecek önemli bir projedir. Ayrıca, 11,2 metre kazı çapı ile ülkemizin en büyük sulama tüneli olma özelliğine sahip olacak. Aynı gün, 2094 komando uzman erbaşımızın mezuniyet törenine de katılarak onların heyecanına ortak olduk.

Rabbim kahraman komandolarımızın ayağına taş değdirmesin. Yurt içinde ve dışında fedakarca görev yapan güvenlik güçlerimize bir kez daha teşekkür ediyorum; Mehmetçiklerimizin gözlerinden öpüyorum.

“Türkiye’nin Filistin davasına verdiği destek tüm dünyanın malumudur.”

18 Nisan Cuma günü İstanbul’da Filistin’i destekleyen parlamentolar grubu ile bir araya geldik. Türkiye’nin Filistin davasına verdiği destek, uluslararası alanda herkesçe bilinmektedir. Filistinli kardeşlerimiz, bu durumu en iyi bilenlerdir. Hükümetimizin Filistin politikası ile ilgili yapılan eleştiriler, müktesabat ve siyasi tarihler açısından geçersizdir.

Filistin halkının, özellikle Gazzeli mazlumların mücadelesi, yolsuzluk iddialarının gölgesine sığmayacak kadar onurludur. Doğu Kudüs ve Batı Şeria gibi Gazze de Filistin halkındır, bunu bir kez daha vurgulamak isterim.

Gazzeli kardeşlerimizin doğdukları topraklarda yaşamaya devam edeceğine inanıyorum. Filistin halkı, vatanlarını terk etmemek ve zalimlere boyun eğmemek konusunda kararlıdır.

“İnşallah bundan sonra da barış ve istikrar için çalışmayı sürdüreceğiz”

Son 18 aydır Gazze, insanlık tarihinin en acımasız saldırılarının yanı sıra destansı bir direnişe sahne olmaktadır. Daha fazla kan dökerek ve çocukları öldürerek hiçbir yere varılamayacağı artık anlaşılmalıdır. Bütün paydaşların aklını başına alarak bölgedeki fırsatları heba etmemesi gerekmektedir.

Biz bu barış ve istikrar için mücadele etmeye devam edeceğiz. Filistin dostlarıyla bir araya geldikten sonra 3. Uluslararası Yeditepe Bienali’nin açılışını gerçekleştirdik. Kadın ve Demokrasi Derneği (KADEM) 5. olağan genel kurulunda, kadın hakları ve aile kurumuna olan bağlılığımızı vurguladık.

Bağcılar Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi’nin açılışında da Bağcılarlı hemşehrilerimizle bir araya geldik.

“45 şehir hastanemizi milletimizin hizmetine vermiş olacağız”

400 yatak kapasiteli yeni hastanemizin İstanbul’umuza hayırlı olmasını diliyorum. Bu hastane ile birlikte Bağcılar Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin toplam yatak kapasitesini 900’e çıkarmış oluyoruz. 2025 yılı itibarıyla kamuya ait toplam 10,582 yatağı İstanbulluların hizmetine sunmayı planlıyoruz.

Ayrıca, planlama aşamasındaki 16 bin yatak kapasiteli 23 sağlık tesisini yakında İstanbul’a kazandırmayı hedefliyoruz. İstanbul’a yatırımlarımızın yanı sıra diğer illerimizi de unutmuyoruz. Ülke genelinde 37 bin 417 yataklı 25 şehir hastanemizi tamamlayarak hizmete açtık, 11 şehir hastanemizin inşaatı halen devam ediyor.

Proje ve arsa süreçleri tamamlandığında yaklaşık 60 bin yatak kapasiteli 45 şehir hastanemizi milletimizin hizmetine sunacağız. Sağlık alanındaki hizmet çıtamızı her zaman yükseltirken, geçmişte yaşanan sorunları giderecek projeleri de hayata geçiriyoruz.

“1,51’e gerileyen doğurganlık hızımız tehdit ve tehlikeyi açıkça ortaya koymaktadır”

Türkiye, nüfus artış hızı bakımından kritik bir eşikte bulunmaktadır. Muhalefetin bu konuya yeteri kadar dikkat göstermediği aşikar. Nüfus meselesi, milletimizin geleceği için ciddi bir beka sorunu haline gelmektedir.

1,51’e gerileyen doğurganlık oranımız, yaşadığımız tehdit ve tehlikeleri net bir şekilde gözler önüne sermektedir. Hiçbir hükümet bu duruma kayıtsız kalamaz ve bu tehlikeyi görmezden gelemez.

“Türkiye’ye kendi haberleşme uydusunu üretebilen 11 ülke arasına girdi”

Türkiye’nin uydu teknolojileri alanındaki başarısı, onu uluslararası arenada dikkat çeken bir konuma taşımaktadır. 31 yıl önce başlattığımız uzay yolculuğumuz, TÜRKSAT 6A ile yeni bir boyut kazandı. Geçtiğimiz yıl 9 Temmuz’da uzaya fırlatılan TÜRKSAT 6A, 21 Nisan’da hizmete alındı. İnşallah 15 yıl boyunca hizmet verecek olan bu uydu, Türkiye’yi kendi haberleşme uydusunu üretebilen 11 ülke arasına soktu.

Pakistan ve Hindistan arasında tırmanan gerilimin daha da tehlikeli bir noktaya ulaşmadan çözülmesini temenni ediyoruz. İran’daki patlamada hayatını kaybedenler için ülkemi ve milletimi temsilen taziyelerimi iletiyorum.

“Bizim vazifemiz afet kapımızı çalmadan şehrimizi bir an önce depreme hazır hale getirmektir”

Muhalefetin yoğun şekilde reklamını yaptığı projelerin, vatandaşlarımızın acil ihtiyaçlarına yanıt veremediği ortada. Depremle ilgili yürüttüğümüz çalışmaları eleştiren ana muhalefet partisinin genel başkanının, İstanbul’un deprem tehlikesini hatırlaması 5 günü bulabilmiştir.

Dar gelirli vatandaşlarımızın konut hayallerini karartmaya çalışanlara sesleniyorum; İstanbul, siyasi ikbalinize kurban edilecek bir şehir değildir. İstanbul’un ihmali, kentsel dönüşüm projeleri gibi meseleler, marjinal çevrelerin isteklerine yanıt vermeyecek kadar ciddidir.

Deprem ve diğer doğal afetlere hazırlık konularını gündelik siyasetin geçici tartışmalarından ayırarak ele alalım. Bizim görevimiz, afet kapımızı çalmadan önce İstanbul’u bir an önce depreme hazır hale getirmektir. Bu hedefe birlikte yürüyerek ulaşmamız gerekiyor.

Bugün herkese elimizi uzatıyoruz; gelin, kentlerimizi depreme karşı dirençli hale getirmek için omuz omuza çalışalım. 30 Nisan Çarşamba günü 1381 engelli öğretmenin atamasını gerçekleştireceğiz.

Ayrıntılar bizi izlemeye devam edin…

Erdoğan: Deprem ve Filistin Vurgusuyla Konuştu
Yorum Yap
Bizi Takip Edin