Almanya’da gerçekleştirilen bir araştırma, Bavyera eyaletindeki Würzburg Başpiskoposluğunda 1945-2019 yılları arasında en az 226 çocuğun ve gencin cinsel istismara maruz kaldığını ortaya koydu.
Cinsel İstismarı Araştırma Bağımsız Komisyonu tarafından kaleme alınan rapor, 43’ü Katolik din adamı olmak üzere toplamda 51 şüphelinin en az 449 suç işlemiş olabileceğini bildirdi. Avukat Hendrik Schneider tarafından hazırlanan yaklaşık 800 sayfalık çalışmada, bu dönemde mağdur olan bireylerin sayısının 226 olarak belirlendiği, gerçekleştirilen suçların sayısının ise 3 bin 53’ü bulabileceği ifade edildi. Rapor, faillerin yalnızca çok azının cezalandırıldığını da vurguladı.
Belgelerde, “Bazı durumlarda, bir veya birden fazla mağdur aleyhine işlenen suç dizileri bulunmakta olup, yalnızca mağduriyet süreleri ve suçların haftalık ya da aylık sıklıkları gibi bilgiler mevcuttu. Bu verilere dayanarak yapılan projeksiyonlarda, 51 kişiye atfedilebilecek toplam suç sayısının 3.053 olarak hesaplandığı belirtilmiştir” denildi. Alman medyasına yansıyan haberlere göre, Würzburg Piskoposu Franz Jung, bu dönemde piskoposluk bölgesindeki çocuklara ve gençlere yönelik cinsel şiddetin boyutlarının son derece korkutucu olduğunu açıkladı. 2018 yılından bu yana görevi sürdüren Jung, bu suçtan etkilenen bireylerin haklarının yeterince korunmadığını eleştirerek, “Bu durum hem utanç verici hem de şok edicidir.” şeklinde ifadeler kullandı.
Jung’un selefi olarak görev yapan emekli piskopos Friedhelm Hofmann ise 2004-2017 yılları arasında yaşanan hataları kabullenerek, “Mağdurlara yeterli önemin verilmediği, cinsel saldırı ihbarlarının hızlı bir şekilde takip edilmediği ve faillerin adalete teslim edilmesinde yetersizlik yaşandığı için içtenlikle özür dilerim.” açıklamasında bulundu.
Jung, “Bireysel görüşmelerde mağdurlar, hayat hikâyeleri aracılığıyla bana sürekli olarak kilisenin ve sorumluların ne denli başarısız olduğunu gösterdiler. İncil’in özgürleştirici mesajının çarpıtıldığı bir gerçek. Cinsel istismar, kilise ortamında mağdur olan bireylerin hala acı çektiği ve bu nedenle iyileşmeyen kalıcı bir yaradır” dedi. Bununla birlikte, Almanya genelindeki birçok piskoposluğun, istismar vakalarına dair raporlar hazırladığı ve etkilenen bireyler için danışma konseyleri ve komisyonlar kurduğu bildirildi.