İletişim Başkanı Fahrettin Altun, sosyal medya aracılığıyla yaptığı bir paylaşımda, İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Saar’ın açıklamalarına sert bir şekilde karşılık verdi. Altun, “İsrail hükümet yetkilileri, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a karşı Siyonist zorbalığa ve iftiralara dair bir alışkanlık geliştirmiştir. Bu kişiler, masum sivillere yönelik terör ve soykırım eylemlerinden dahi utanç duymazlar.” şeklinde ifadeler kullandı.
Altun, açıklamasına şu şekilde devam etti:
İsrail Dışişleri Bakanı’nın son sözlerini büyük bir hayal kırıklığıyla kınıyoruz. Kendi iğrenç “hasbara”sını kendine saklamalı. Biz, onun gibi yalancılara karşı durmaktan asla vazgeçmeyeceğiz. İsrail’in propaganda makinesi, soykırım politikalarını eleştirenleri antisemitizmle etiketliyor. Batılı medya kuruluşlarını, Filistin’deki etnik temizlik girişimlerine karşı sessiz kalmaları için tehdit ediyorlar. Bu çabalar, belki bir yerlere kadar ulaşabilir, ancak uluslararası kamuoyu gerçeği çok iyi biliyor.
“Daima Filistin’in yanında olacağız”
Filistin meselesi yalnızca Filistinli kardeşlerimizin sorunu değildir. İslam dünyası ve vicdan sahibi herkes, uzun yıllardır süregelen adaletsizlikler, işgaller, etnik temizleme ve soykırım politikalarına karşı büyük bir duyarlılık taşımaktadır. Tüm dünya, Netanyahu hükûmeti tarafından işlenen savaş suçlarına şahitlik etmektedir.
Bu duruma karşın Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, siyasi kariyeri boyunca her zaman mazlumların haklarını savunmuştur. O, zalimlere, işgalcilere ve düzenbazlara korkusuzca meydan okumuştur. Sayın Cumhurbaşkanımız, gelecek nesiller için adil ve barış dolu bir dünya konusunda yalnızca inanç beslemekle kalmayıp, aynı zamanda bu hedefi gerçekleştirmek için durmaksızın savaşan bir liderdir. Antisemitizm, ırkçılık, yabancı düşmanlığı ve İslam düşmanlığı gibi tüm nefret biçimlerine karşı duruşunu asla bırakmamıştır. Bu konularda kararlı bir tavır sergileyen çok az lider bulunmaktadır. Cumhurbaşkanımızın liderliği ve onun mücadelesi için duyduğumuz gurur kelimelerle ifade edilemez. O, uzun vadede gerçek siyasi mirasın adalet için mücadele etmekten geçtiğini bizlere hatırlatmaktadır.
İsrail’in Cumhurbaşkanımıza yönelik son söylemleri ve saldırıları, bizler için bir onur kaynağıdır. Eğer İsrailli yetkililer, Cumhurbaşkanımızı iftira ve tehditlerle yıldırabileceklerini düşünüyorsa, onlara kötü bir haberdir ki, Sayın Cumhurbaşkanımız, Filistin özgür olana kadar Filistin’in yanında kalacaktır. İsrail hükümeti, eğer yanlış politikalarının ortaya konmasını istemiyorlarsa, bunun çözümü son derece basittir: Soykırıma, kan dökmeye ve işgale son vermelidir. İsrail’in yaptığı adaletsizlikler ve işlediği savaş suçları, ne istikrarlı bir İsrail devleti için bir temel oluşturacak ne de Orta Doğu’nun barışçıl ve müreffeh bir bölge olarak ortaya çıkmasına olanak tanıyacaktır.
İsrail hükümeti yetkililerine, nefretlerini Sayın Cumhurbaşkanımıza yöneltmekten vazgeçmelerini öneriyoruz. Kara propaganda ve gerçek dışı söylemler yalnızca zayıf zihniyetlere etki edebilir; dünya çapında adalet ve barış mücadelesi veren bir lidere değil. Bir kez daha yinelemek istiyoruz: Biz, her zaman Filistin’in yanında olacağız. Filistin özgür olacaktır.
