Yayıncılık sektörü temsilcileri, izinsiz siyasi gösterilere dair bir basın açıklaması gerçekleştirdi.
Açıklamada, “Türkiye, tarihi, kültürel, siyasi ve stratejik konumu itibarıyla, bölgesel ve küresel gelişmelere paralel bir şekilde her daim yoğun gündemlere sahiptir. Bu gelişmeler, toplumun her kesimi tarafından dikkatle izlenmekte ve kamuoyunun sağduyusu ile değerlendirilmektedir. Bu bağlamda, ülkemizin kendi değerlerine uygun bir konuma ulaşma isteği sık sık dile getirilmektedir.” ifadesine yer verildi.
Son yıllarda Türkiye’de oluşan olumlu atmosfer, yayıncılık sektörünü de olumlu etkileyerek KDV istisnası gibi devlet destekleriyle güçlendirmiştir. Sektör, hem iç dinamikleri hem de düşünce özgürlüğü sayesinde önemli ilerlemeler kaydetmiş, yıllık yayınlanan başlık sayısı açısından dünyada ilk on ülke arasına girmeyi başarmıştır.
Ancak, hukuki süreçler çerçevesinde gelişen bazı meseleler üzerinden sektörü hedef gösteren açıklamalar yapmak ve ayrıştırıcı söylemlerle boykot çağrıları yapmak kabul edilemez. Bu tür çağrıların, hem yayıncılık sektörüne hem de toplumsal barışa verebileceği olası zararların dikkate alınması ve bu tutumların bir an önce terk edilmesi gerektiği ifade edildi.
Toplanma özgürlüğü yasal bir hak olmasına rağmen, bu hakkın kötüye kullanılarak tarihî mezar taşlarının tahrip edilmesi, cami duvarlarının kirletilmesi ve toplumsal huzuru bozan ahlak dışı sloganların atılması kesinlikle reddedilmelidir. Bu tür eylemleri kınadığımızı kamuoyuna bildiriyoruz.
Hukukun üstünlüğüne olan güvencemizi bir kez daha vurgularken, temel hak ve özgürlüklerin korunmasının herkes için elzem olduğunu belirtmekteyiz. Toplumsal barışın sağlanması adına tüm yetkilileri ve vatandaşları, ulusal ve uluslararası hukuk çerçevesinde hareket etmeye, millî ve manevi değerlere saygı göstermeye ve ülke menfaatlerini zedeleyici tutum ve söylemlerden kaçınmaya çağırıyoruz.”
