Emine Erdoğan, sosyal medya platformu üzerinden gerçekleştirdiği paylaşımında, BM Genel Merkezi’nde, Şule Yüksel Şenler Vakfı ile Malcolm X ve Dr. Betty Shabazz Anma ve Eğitim Merkezi işbirliğinde düzenlenen “Yankılar” sergisi sırasında BM Medeniyetler İttifakı Yüksek Temsilcisi Miguel Angel Moratinos Cuyaube ile bir araya gelmekten duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
Şenler’in öğretileriyle ve nasihatleriyle yetişen gençlerden biri olarak, onun mirasını uluslararası platformlarda taşımayı her zaman önemsediklerini ifade eden Emine Erdoğan, “Şule Yüksel Şenler de Malcolm X gibi insan hakları alanında evrensel bir semboldür. Bu çerçevede Şenler’in yaşamı boyunca karşılaştığı zorlukları ve kötülediği büyük davasını BM çatısı altında tüm dünyayla paylaşabilmek, bizim için büyük bir onurdur.” şeklinde konuştu.
Emine Erdoğan, tarih boyunca mücadeleleriyle iz bırakan iki liderin mirasının, kendilerine ait vakıfların öncülüğünde yaşatılmasını memnuniyetle karşıladığını belirtirken, Şenler ve Malcolm X’in fikirleriyle gelecek nesillerin vicdanlarında rehberlik etmeye devam etmesini içten bir şekilde dilediğini vurguladı.
– “ADİL BİR DÜZEN ÇAĞRISI”
Bir başka paylaşımında, her ırk ve milletten insanların gözyaşları ve kanlarının aynı renkte olduğunu hatırlatan Emine Erdoğan, Malcolm X’in doğum gününün 100. yıl dönümünde “Yankılar” sergisinin bu gerçeği ifade ettiğini aktardı.
Emine Erdoğan, serginin, dünyanın farklı coğrafyalarında yer alan çeşitli hikayelere sahip bir erkek ve bir kadını bir araya getirdiğini, bu bağlamda adil bir düzen çağrısında bulunduğunu dile getirerek, bu çağrının dünyanın farklı köşelerinde farklı isimlerle zamansız bir şekilde yankılandığını vurguladı.
Tüm herkesi 4 Nisan’a kadar açık kalacak olan bu ilham verici sergiye ziyarete davet eden Emine Erdoğan, sadece geçmişi anmak için değil, onurlu bir direnişin etkilerinin gelecek nesillere taşınmasına katkı sağlayan sergide emeği geçen tüm kişileri içtenlikle tebrik etti.
Emine Erdoğan, bir diğer paylaşımında ise “Şule Yüksel Şenler’in ve Malcolm X’in davası, yalnızca belirli bir döneme değil, insanlığın vicdanına miras kalmış bir hakikat çağrısıdır. Umarım bu çağrının yankıları gelecek nesillere ilham verir, azimli her bireye güç, her sese cesaret olur.” ifadelerini kullandı.
