Türkiye, son yıllarda turizm alanında gerçekleştirdiği önemli atılımlar ve artan gelir ile turist sayısıyla dünya çapında ön sıralarda yer almaktadır.
Ekonomiye ciddi katkılar sağlayan turizm sektörü, yeni destinasyonların tanıtımını amaçlayan turizm acenteleri sayesinde bu yıl da hedeflenen gelir rakamlarına ulaşmayı bekliyor.
TÜRSAB Yönetim Kurulu Başkanı Firuz Bağlıkaya, Türkiye’nin turizmdeki global konumunun önemine dikkat çekerek, başarıyı sürdürmek için sektör olarak üzerlerine düşen sorumlulukları yerine getirmeye hazır olduklarını ifade etti.
Ramazan Bayramı’nın etkisiyle sezonun bu yıl daha erken başlayacağına dikkat çeken Bağlıkaya, “Ramazan Bayramı ile birlikte tatil fırsatları doğacak. İç turizmde aktiflik artacak ve nisan ayında yurt dışı turizmi de hareketlenmeye başlayacak.” şeklinde değerlendirmelerde bulundu.
Dünya genelindeki turist sayısı ve turizm gelirlerinde gözlemlenen artışın, Türkiye’de de benzer şekilde yaşandığını belirten Bağlıkaya, Türkiye’nin güvenli bir turizm destinasyonu olma imajını korumak adına çaba gösterdiklerini vurguladı.
“2025’te de rekorlar kırmaya devam edeceğiz”
Türkiye’nin ana turizm pazarlarının Almanya, Rusya ve İngiltere olduğunu belirten Bağlıkaya, bu pazarlarla olan bağların güçlendirilmesi adına yoğun çaba harcadıklarını aktardı.
Orta Avrupa’nın kültürel ve tarihsel zenginliklerinin Türkiye için önemli bir turist akış potansiyeli sunduğunu söyleyen Bağlıkaya, “Türkiye, turizm alanında dördüncü sıradadır. Bu sektördeki gelişim, döviz girdisi, istihdam ve tanıtım açısından vazgeçilmezdir. 2025’te de yeni rekorlara imza atmayı hedefliyoruz.” dedi.
Bu yıl turizm gelir hedefleri ile ilgili bilgi veren Bağlıkaya, geçen yılki 60 milyar dolarlık gelir seviyesinin bu yıl 65 milyar dolara ulaşmasını beklediklerini ifade etti.
Turistlerin değişen beklentilerine dikkat çeken Bağlıkaya, artık ziyaretçilerin deniz, kum ve güneşin ötesinde gastronomi, kültür, inanç ve sağlık turizmi gibi çeşitli deneyimlere yöneldiğini kaydetti.
Türkiye’nin turizm çeşitliliğini artırmak için yeni destinasyonları keşfetmenin ve mevcut yerleri daha iyi tanıtmanın önemine vurgu yapan Bağlıkaya, özellikle Anadolu’nun bilinmeyen güzelliklerini turizme kazandırmayı hedeflediklerini belirtti.
TÜRSAB’ın gerçekleştirdiği “Turizm Yüzyılı Projesi” çerçevesinde, üniversite ve yerel yönetimlerle işbirliği yaparak tanıtılacak ürün ve bölgelerin seçimi üzerinde çalıştıklarını da dile getirdi.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde yeni projelerle turizmde çeşitliliği artırmayı hedeflediklerini aktaran Bağlıkaya, “Ada Kıbrıs projesi gibi projelerle KKTC’yi aile tatili destinasyonu olarak tanıtmayı planlıyoruz.” şeklinde konuştu.
“Her ürünle rekabet edebiliriz”
Bağlıkaya, Türkiye’nin gastronomi potansiyeline her geçen gün daha fazla odaklandıklarını da vurgulayarak, “Mardin ve Gaziantep gibi yerlerde gastronomi açısından önemli duraklar mevcut. Artık turistler, yalnızca bir lokasyon için değil, farklı deneyimler yaşamak amacıyla seyahat ediyor.” ifadelerini kullandı.
Turizm acentelerinin sektördeki kritik rolünü vurgulayan Bağlıkaya, sağlık turizmi ve gastronomi turizminin gelişmesi için seyahat acentelerinin önemine değindi. “Türkiye’ye gelen turistlerin yüzde 85’i organize turlar aracılığıyla, seyahat operatörleri ile geliyor.” dedi.
Bağlıkaya, “Turizm sektörü, ülkemizin kalkınmasına ve refahına katkıda bulunmaya devam edecek.” diyerek, Türkiye’nin turizmde bu yıl da başarılı bir performans göstereceğine inandıklarını ve tüm sektör paydaşlarının işbirliğiyle bu başarıyı daha da ileri taşıyacaklarını belirtti.
