Meteoroloji balonları, atmosferin yüksek katmanlarındaki meteorolojik parametrelerin tahmin edilmesi amacıyla kullanılmakta ve bu alandaki kritik rolü giderek daha belirgin hale gelmektedir.
Dünyada 800 ve Türkiye’de 9 farklı noktadan, “Greenwich saati” referans alınarak günde iki kez havaya salınan bu balonlar, atmosferin farklı katmanlarından sıcaklık, nem, basınç, rüzgar hızı ve yönüne dair anlık verileri tahmin merkezlerine ileterek hava tahmin süreçlerine büyük katkı sağlamaktadır.
Türkiye’de her gün 14.30 ile 02.30 saatlerinde gerçekleştirilen balon salınımıyla elde edilen veriler, hem askeri hem de sivil havacılıkta pilotların hava koşullarını analiz ederek rotalarını planlamalarına ve olası tehlikelere karşı önlem almalarına yardımcı olmaktadır.
Atmosferin dikine ölçümü yapılıyor
Meteoroloji 9. Bölge Müdürlüğü (Ankara) Müdür Yardımcısı Ümit Gülbağ, yüksek atmosfer gözlemlerine dair bilgi vererek, dünyada birçok meteoroloji gözlem istasyonunda bu tür balonların atmosferin dikey ölçümünü gerçekleştirdiğini aktarmaktadır.
Gülbağ, hidrojen veya helyum gazıyla doldurulan balonların, gözlem amacıyla atmosfere gönderildiğini açıklayarak, sistemin işleyişini şu şekilde anlatmıştır: “Meteoroloji Genel Müdürümüz Volkan Memduh Coşkun’un talimatıyla 3 yıl önce yerli ve milli cihaz kullanmaya başladık. Balonun altında bir paraşüt ve en alt kısmında ölçüm yapan bir cihaz yer alıyor. Dünyada eş zamanlı olarak gece 02.30’da ve gündüz 14.30’da olmak üzere günde iki kez bu balonları atmosfere bırakıyoruz. Balon, atmosfere yükselirken sıcaklık, rüzgar, nem gibi değerleri ölçüyor ve yere iletiyor. Dakikada 360 metre irtifa kazanarak yaklaşık 30-35 kilometreye ulaşıyor ve iç basıncının etkisiyle patlayarak yeryüzüne düşüyor.”
“Meteorolojide sınır olmaz”
Elde edilen verilerin kontrol edilip doğruluğunun teyit edildiğini ve bu verilerin programlara aktarıldığını aktaran Gülbağ, sayısal hava tahmin modellerinin hesaplamaları sonrasında meteorolojik tahmin haritalarının oluşturulduğunu belirtmektedir.
Hava tahminlerine ulaşmak için yapılan gözlemlerin oldukça önemli olduğunu dile getiren Gülbağ, “Askeri ve sivil uçuşlarda bu değerler kullanılıyor. Pilotlar, uçmadan önce uçakların irtifadaki rüzgarını öğreniyor ve rüzgar yönüne göre uçağın yakıt seviyesini belirlemektedir.” şeklinde konuşmuştur.
Ayrıca, dünyada 800 noktadan elde edilen meteorolojik verilerin tüm ülkelerle paylaşıldığını ve bu verilerin iklim değişikliği gibi kritik konularda yürütülen araştırmalara katkıda bulunduğunu da sözlerine eklemiştir.