Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM), 26 Kasım’da çalışmalarına başlayan komisyonda, dört aylık çalışmaların ardından son toplantısını gerçekleştirerek önemli bulgular ve öneriler ortaya koydu. Toplantıya AK Parti Aksaray Milletvekili Cengiz Aydoğdu başkanlık etti.
Bu toplantıda, milletvekillerine çözüm önerilerine yönelik hazırlanan teklifler sunuldu. İlk sırada, “TBMM bünyesinde çocuklara ilişkin daimi bir ihtisas komisyonu kurulması yerinde olacaktır” önerisi dikkat çekti.
Eğitim ve dijitalleşme konularında ağırlık kazanan teklifler arasında, “İlk ve orta öğretim müfredatı, çocuklarla ilgili hassasiyetler açısından sürekli güncellenmeli ve gerekirse yeni dersler ihdas edilmelidir” ve “Milli Eğitim Bakanlığına bağlı okul/kurumlarda her 100 öğrenci için 1 rehber öğretmen norm kadrosu belirlenmesi sağlanmalıdır” ifadeleri yer aldı.
Öneriler arasında ayrıca, “Çocukların yoğun bulunduğu yerlerde (yurt, kreş, park, oyun bahçesi, internet ve oyun salonu, okul servisi, kantini gibi) cinsel dokunulmazlığa karşı işlenen suçlardan, uyuşturucu, müstehcenlik ve fuhuş suçlarından hüküm giyen, kovuşturması bulunan kişilerin, bu yerleri işletmesine izin verilmemesi, çalıştırılmaması, çalıştırılması halinde yaptırıma yönelik mevzuat düzenlemesi yapılmalıdır” ifadesi de yer aldı.
Komisyon, internet ortamında şiddetle mücadele konusuna geniş bir yer ayırmayı planlıyor. Bu kapsamda öneriler şöyle:
“Dijital ortamlarda gerçekleşen şiddet, ihmal ve istismarın önlenebilmesi amacıyla dijital ve medya okuryazarlığı, siber şiddet, bilinçli internet kullanımı ve siber zorbalık konularında eğitimler yaygınlaştırılmalı ve öğretim programları ile müfredatlar zenginleştirilmelidir. Televizyon ve dijital platformlarda dijital güvenlik duvarları kullanılması zorunlu hale getirilmelidir. İnternet servis sağlayıcıları ve dijital platformlar, çocukların yaşlarına uygun içerik filtreleme sistemleri geliştirmeli ve bu sistemler, şiddet, cinsel istismar ve zararlı içeriklerin çocuklara ulaşmasını engellemelidir. Bu amaçla 2011 yılında Bilgi Teknolojileri Kurumu (BTK) tarafından oluşturulan ücretsiz Güvenli İnternet hizmetinin etkin şekilde tanıtımı yapılmalıdır.”
Komisyon, rehberlik ders saatlerinin okul öncesi, ilkokul ve ortaokulların müfredatında yer almasının gerekliliğine dikkat çekti. Ayrıca 6112 Sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Hakkında Kanun’un gelişen teknolojilere uygun olarak yeniden düzenlenmesi gerektiği vurgulandı.
Listede, “Çocuklar ve ebeveynler için çocukların yaş gruplarına uygun ve etkili eğitim programları, atölye çalışmaları ve bilgilendirici etkinlikler düzenlenmelidir” ve “Çocuklar ve ailelerle çalışacak meslek adaylarına yönelik eğitimler artırılmalı, özellikle eğitim, psikoloji, hukuk ve tıp gibi bölümlerde ‘Çocuk ihmali ve istismarı’ dersi zorunlu ders olarak müfredata eklenmeli ve buna yönelik Yükseköğretim Kurulu Başkanlığınca ilgili fakültelere önerilerde bulunulmalıdır” önerileri de bulunmaktaydı.
– RİSK ALTINDAKİ ÇOCUKLARIN ERKEN DÖNEMDE TESPİTİ
Çocuklarla çalışan profesyonellere yönelik eğitimler verilmesi gerektiği, istismar belirtileriyle ilgili bildirimlerin gerekli mercilere yapılmasının önemi vurgulandı. Ayrıca çocuk birimlerinde çalışan, hizmet içi eğitim almış ve bilgi birikimine sahip personelin iller arası yer değişikliklerinde çocuk birimlerinde görevlendirilmesi gerektiği ifade edildi.
Cinsel istismar mağduru çocukların soruşturma aşamasındaki ifadelerinin uzmanlar eşliğinde alınmasının önemi ve Çocuk İzlem Merkezlerinin kuruluş ve işleyiş düzenlemelerinin gerekliliği üzerinde duruldu. Ayrıca, Çocuk Ergen Alkol Madde Tedavi Merkezleri (ÇEMATEM) ve Çok Disiplinli Çocuk ve Genç Ruh Sağlığı Merkezleri (ÇÖZGEM) sayısının artırılması gerektiği, risk altındaki çocukların erken tespit edilmesi için veri tabanı oluşturulmasının önemine de değinildi.
Televizyon yayınlarında çocukların psikolojik ve fiziksel sağlıklarını tehdit eden ihlallere karşı caydırıcı yaptırımların uygulanması gerektiği, iletişim fakültelerinde “Medya Etiği” dersinin zorunlu hale getirilmesinin önemi belirtildi.
Çocuk işçiliği konusunda, “Çalışma hayatında yer alan çocukların istismar ve şiddete maruz kalmalarını önlemek amacıyla, çocuk işçiliğinin önlenmesine yönelik hukuki düzenlemeler güçlendirilerek, çocukların eğitim hayatından kopmalarına neden olan ekonomik ve sosyal faktörleri ortadan kaldırmaya yönelik destek programları geliştirilmesi” önerisi sunuldu.
“Çocuk işçiliğinin yaygın olduğu sektörlerde denetimlerin artırılması, işverenlerin ve toplumun bu konuda bilinçlendirilmeleri ile çalışan çocukların haklarını korumaya yönelik hukuki ve sosyal destek mekanizmalarının oluşturulması; çocuk işçiliğiyle mücadele kapsamında özel sektör ve sivil toplum kuruluşlarıyla işbirliği yapılması ve ortak farkındalık kampanyalarının düzenlenmesi” gerektiği vurgulandı.
– ÇOCUKLARIN GÜVENLİĞİ İLE KADINA YÖNELİK ŞİDDET ARASINDAKİ BAĞLANTI
Teklifler arasında Kamu Denetçiliği Kurumuna yapılan başvurulara da dikkat çekildi. Bu başvurularda, “çocukların güvenliği” ile “kadına yönelik şiddet” arasında ciddi bir bağlantının olduğu ifade edilirken, kadına yönelik şiddeti önlemek için hak temelli, kapsamlı ve sürdürülebilir politikaların geliştirilmesinin önemi vurgulandı.
Özel gereksinimi olan öğrencilerin eğitim ortamlarının erişilebilir olması ve binaların, engelli çocukların bağımsız hareket edebilmesine olanak tanıyacak şekilde tasarlanması gerektiği, ihmal ve istismara maruz kalmış çocuklara yönelik uzun vadeli psikolojik destek sağlayacak ücretsiz ve sürekli hizmetlerin sunulması öneriler arasında yer aldı.
Ayrıca, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından oluşturulan 2023-2028 Türkiye Çocuk Hakları Strateji Belgesi ve Eylem Planı’nın, çocuğa yönelik şiddet, ihmal ve istismar odaklı bir çerçeve ile sürdürülebilir bir uygulamaya kavuşturulması gerektiği ifade edildi.