1. Haberler
  2. Eğitim
  3. Bilim Kafe: Bilimle Toplum Arasında Köprü

Bilim Kafe: Bilimle Toplum Arasında Köprü

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Yükseköğretim Kurulu (YÖK), Bilim İletişimi Ofisi tarafından düzenlenecek olan “Bilim Kafe” etkinliklerinin bilim ile toplum arasındaki etkileşimi artırmayı amaçladığını duyurdu. Bu etkinlikler, Türkiye genelinde aynı anda bilimin tartışılmasını sağlamayı hedefliyor.

Geçtiğimiz ay kurulan Bilim İletişimi Ofisi, üniversitelerin bilimsel çalışmalarını hem ulusal hem uluslararası düzeyde daha görünür hale getirmek ve toplum ile bilim arasındaki bağı güçlendirmek amacıyla faaliyet göstermektedir.

Türkiye’de daha önce hiç olmayan bir şekilde, “Bilim Kafe” etkinlikleri mayıs ayında gerçekleştirilecek. Bu etkinliklerde üniversite öğretim üyeleri, açık hava mekanlarında vatandaşlarla bir araya gelerek bilimsel konuları anlaşılır bir şekilde paylaşma fırsatı bulacak. Etkinliklere katılacak akademisyenler, kafeler, kadın lokalleri, millet bahçeleri, vapurlar, trenler, madenler, kazı alanları, köy kahveleri ve daha birçok yerde halka açık bir iletişim gerçekleştirecek.

Yapay zeka, hayvancılıkta ıslah çalışmaları, müsilaj sorunu, akıllı tarım gibi güncel konuların yanı sıra çip organlar ve kuantum fiziği gibi derin bilimsel meseleler de etkinliklerde işlenecek. Katılımcılar, etkinlikler sırasında kahve ve çay ikramından da faydalanacak. Bu organizasyonlar herkese açıktır.

“Bilim Kafe” etkinliklerinin temel hedefi, üniversitelerin ürettiği bilginin toplumda daha anlaşılır ve erişilebilir hale gelmesini sağlamak. Bu girişimle birlikte bilime olan güvenin artması, üniversitelerin bulunduğu şehirlerdeki katkılarının görünür olması ve bilim ile toplum arasında etkili bir köprü kurulması bekleniyor.

“Anlatacak çok hikayemiz var”

YÖK Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar, “Bilim Kafe” etkinliklerinin insanların bilimle daha yakın bir ilişki kurmasını sağlayacağını ve bilim insanlarının halkın merak ettiği konulara doğrudan cevap vermesine olanak tanıyacağını belirtti.

Ayrıca, Özvar, bilim iletişiminin Türkiye’deki bilimsel bilgi deneyimini sadece ülke sınırlarıyla sınırlı tutmamak, aynı zamanda dünya ile paylaşmanın bir aracı olduğunu vurguladı. Özvar, Türkiye’nin bilim tarihinin görünür kılınmasının önemine dikkat çekerek, şunları ifade etti:

“Bilim tarihimizde önemli yerleri olan şahsiyetlerin dünya bilim tarihine katkılarını vurgulamak oldukça kritiktir. Örneğin, dünyaca tanınan matematikçimiz Cahit Arf, 1958 yılında Atatürk Üniversitesi’nde ‘Makine düşünebilir mi ve nasıl düşünür?’ diye sormaktadır. 18. yüzyılda Lady Montagu, Edirne’ye geldiğinde yazdığı mektuplarda, burada suçiçeğine karşı farklı yöntemler uygulandığını ve Avrupa’daki kitlesel ölümlerin yaşanmadığını rapor ediyor. Hatta, bu çalışmaların 70 yıl sonra Avrupa’da enjeksiyon yöntemiyle aşının keşfine katkı sağladığı söylenmektedir. 1969 yılında ODTÜ’nün bahçesinde fırlatılan roketler gibi birçok hikayemiz var. Bilim iletişimi, topluma hatırlatacak, biz başarılar elde ettik, yine elde edeceğiz.”

Bilim Kafe: Bilimle Toplum Arasında Köprü
Yorum Yap
Bizi Takip Edin