Terörle mücadele, uyuşturucu ve silah kaçakçılığıyla işbirliği, sınır güvenliğinin temin edilmesi ve bölgedeki diğer ortak meselelerin yanı sıra Suriye’deki gelişmelerin ele alındığı toplantı sonrası yayımlanan ortak bildiride, Suriye halkının ülkesinin güvenliğini, istikrarını, egemenliğini ve toprak bütünlüğünü sağlama çabaları ile haklarını koruma yönündeki çabaları desteklendi.
Toplantı sonucunda gerçekleştirilen bildiride, Suriye’nin güvenliği ve istikrarının, bölgedeki genel güvenlik ve istikrar için kritik öneme sahip olduğu vurgulandı. Aynı zamanda, Suriye’nin güvenliğini, egemenliğini ve barışını hedef alan her türlü girişim ve grup kınandı. Hükümete, kamu düzenini tesis etme ve istikrarı sağlama yönündeki aldığı önlemler için destek ifadeleri iletildi.
İsrail’in Suriye topraklarındaki saldırgan tutumları ve iç işlerine müdahaleleri kınandı. Bu durumun, uluslararası hukukun açık bir ihlali olduğu ve Suriye’nin egemenliğine saldırı niteliği taşıdığına dikkat çekildi. Ayrıca, bu tür eylemlerin daha fazla çatışmayı tetikleyebileceği ifade edildi.
Bildiride, uluslararası topluma ve Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ne (BMGK) çağrıda bulunularak, uluslararası hukuka riayet edilmesi, İsrail’in ihlallerinin durdurulması ve işgal altındaki Suriye topraklarından çekilmesi talep edildi. İsrail’in saldırılarını sonlandırması ve 1974 yılında imzalanan Kuvvetlerin Ayrıştırılması Anlaşması’na riayet etmesi de istendi.
Bu toplantıya Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler ve Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Başkanı İbrahim Kalın’ın yanı sıra, Ürdün, Irak, Lübnan ve Suriye’nin dışişleri ve savunma bakanları ile genelkurmay ve istihbarat başkanları katıldı.
