Azerbaycan Uluslararası İlişkiler Analiz Merkezi Dış Politika Bölüm Başkanı Dr. Cavid Veliyev, Iğdır-Nahçıvan Boru Hattı’nın faaliyete geçmesinin Nahçıvan’a getireceği faydaları ve Türkiye-Azerbaycan arasındaki işbirliğinin gün geçtikçe güçlenmesini AA Analiz için değerlendirdi.
Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, 5 Mart 2025 tarihinde Türkiye’yi ziyaret ederek Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile ikili görüşmeler gerçekleştirdi. Bu ziyaretin önemi, iki müttefik ülke liderinin, küresel belirsizliklerin arttığı bir dönemde bölgesel ve ikili meseleleri tartışmasıydı. Aynı zamanda, Iğdır-Nahçıvan Doğalgaz Boru Hattı’nın açılması da ayrı bir önem taşıyordu. Nahçıvan, hem Azerbaycan hem de Türkiye için kritik bir karasal bağlantı noktası olmanın yanı sıra, Türk dünyasının birleşim noktasıdır. Bu bağlamda, Iğdır-Nahçıvan Doğalgaz Boru Hattı’nın açılması, Türkiye’nin uzun süredir Nahçıvan konusundaki hassas devlet politikasının bir örneğini sergiliyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Nahçıvan ile kader birliğimizin nişanesidir” şeklindeki tanımlaması da bu durumu pekiştiriyor.
– NAHÇIVAN’IN TARİHSEL ARKA PLANI
Nahçıvan Özerk Cumhuriyeti, 1920’de Batı Zengezur’un Ermenistan’a verilmesi sonucunda Azerbaycan anakarasından kopmuş; Türk dünyası ise coğrafi olarak ikiye ayrılmıştır. 1921’de, Türkiye ile Rusya arasında imzalanan Moskova Anlaşması ve daha sonra Türkiye ile üç Güney Kafkasya Cumhuriyeti arasında imzalanan Kars Anlaşması ile Nahçıvan, Azerbaycan’ın egemenliğinde kalmış ve Türkiye’ye bu bölge üzerinde garantörlük hakkı tanınmıştır.
Sovyetler Birliği döneminde, Azerbaycan anakarasıyla Nahçıvan arasındaki ulaşım, zor koşullar altında Zengezur Koridoru güzergahından sağlanmıştır. Ermenistan üzerinden taşınan yük ve yolcu trenleri sürekli olarak saldırılara maruz kalmaktaydı.
1991’de Ermenistan’ın Nahçıvan’a yönelik artan saldırılarına karşı dönemin Nahçıvan Özerk Cumhuriyeti Parlamento Başkanı Haydar Aliyev, Türkiye’nin Kars ve Moskova anlaşmalarındaki haklarını gündeme getirdi. Türkiye, sürece aktif bir şekilde dahil olarak Nahçıvan’ın güvenliğini sağlamak adına önemli adımlar atmıştır.
Ermenistan, Karabağ gibi Türkiye’nin doğu vilayetleri ve Nahçıvan’ı “büyük” Ermenistan’ın bir parçası olarak görerek işgal girişimlerinde bulunmuştur. Türkiye’nin Nahçıvan konusundaki kararlılığı, bu saldırıları durdurma noktasında etkili olmuştur. Cumhurbaşkanı İlham Aliyev de Iğdır-Nahçıvan Boru Hattı’nın açılışında, “Türkiye’den gelen yardımlar Nahçıvan’ın korunmasına önemli katkı sağlamıştı” diyerek Türkiye’nin rolünü vurgulamıştır.
Türkiye’nin desteği, yalnızca askeri açıdan değil, aynı zamanda Nahçıvan’ın ekonomik ablukadan kurtarılmasında da büyük önem taşımıştır. Haydar Aliyev döneminde Aras Nehri üzerinden inşa edilen Ümit Köprüsü sayesinde, Nahçıvan ekonomisi Ermenistan tarafından uygulanan ambargoları aşabilmiştir.
Türk dünyasının önemli bir kapısı olan Nahçıvan, Azerbaycan-Türkiye ilişkilerinin hassas konularından biri olmayı sürdürmektedir. Türkiye, Nahçıvan’da yaşayanlar için özel oturum izni sunmakta ve burada üretilen ürünler için indirimli gümrük tarifeleri uygulamaktadır. Ayrıca, Türk Devletleri Teşkilatının (TDT) kurucu anlaşması 2009’da Nahçıvan’da imzalanmış olup, bu durum Türk devletlerinin bölgeye verdiği önemi de gözler önüne sermektedir.
– IĞDIR-NAHÇIVAN DOĞAL GAZ BORU HATTI’NIN AÇILIŞINA GİDEN SÜREÇ
Nahçıvan, yıllarca Ermenistan’ın uyguladığı ambargolar nedeniyle doğalgazdan yoksun kaldı. Ermenistan, Azerbaycan anakarasıyla Nahçıvan’ı birleştiren demiryolu ve doğalgaz boru hatlarını söküp sattı.
2005’te, 15 yıl aradan sonra Azerbaycan ile İran arasında imzalanan 25 yıllık anlaşmayla Nahçıvan’a doğalgaz, İran üzerinden sağlanmaya başlanmıştır. Bu anlaşma, bir nevi takas şeklindeydi. SOCAR, Astara’dan İran’a gaz aktarırken; İran da Culfa’dan Nahçıvan’a gaz vermekteydi. Ancak, İran’ın karşılığında aldığı doğalgaz oranı, uluslararası normların oldukça üzerindeydi. Bu noktada, doğalgazın Iğdır’dan Nahçıvan’a taşınması, enerji güvenliğinin çeşitlendirilmesi açısından kritik bir adım olmuştur.
Iğdır-Nahçıvan Doğalgaz Boru Hattı için ilk anlaşma 2010 yılında SOCAR ve BOTAŞ arasında imzalanmıştır. Azerbaycan gazını Türkiye’ye taşıyan Güney Kafkasya Boru Hattı’nın genişletilmesi ile birlikte, Türkiye üzerinden Nahçıvan’a doğalgaz verilmesi 2020’de tekrar gündeme gelmiştir. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Şubat 2020’de Azerbaycan’a yaptığı ziyarette, bu hattın inşasını görüşmüştür. 30 Haziran 2020 tarihinde hattın Türkiye tarafında yapımı için ihale süreci başlatılmıştır.
15 Aralık 2020’de Iğdır-Nahçıvan doğalgaz boru hattı için mutabakat zaptı imzalanmıştır. Dönemin Enerji Bakanı Fatih Dönmez, projenin BOTAŞ-SOCAR işbirliğiyle gerçekleştirileceğini ve Azerbaycan gazının Nahçıvan’a ulaşmasında Türkiye’nin rolünü açıklamıştır. Bu süreç, Nahçıvanlıların kendi doğalgazlarını kullanmalarına da imkan tanımaktadır. İğdır-Nahçıvan Boru Hattı’nın temeli, 25 Eylül 2023’te Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Nahçıvan ziyaretinde iki ülke lideri tarafından atılmıştır.
– BORU HATTINDA NE KADAR DOĞAL GAZ TAŞINACAK?
Iğdır’dan Nahçıvan’ın Sederek ilçesine kadar uzanan 16 inçlik boru hattı, Azerbaycan bölümünde 17,5 kilometre, Türkiye bölümünde ise 80 kilometre uzunluğundadır. Toplamda, boru hattının uzunluğu 97,5 kilometredir ve bu hat, Doğu Anadolu’dan Iğdır’a uzanan ana gaz boru hattının devamıdır.
Günlük taşıma kapasitesinin 2 milyon metreküp, yıllık kapasitesininse 730 milyon metreküp olması planlanan Iğdır-Nahçıvan doğalgaz boru hattının gelecekte yapılacak eklemelerle yıllık kapasitesinin 1,8 milyar metreküpe çıkarılabileceği öngörülmektedir. Nahçıvan’ın yıllık gaz tüketiminin 260-300 milyon metreküp civarında olduğu düşünülmekte olup, kapasite artırımı sonrası fazla gazın elektrik üretiminde kullanılması veya komşu ülkelere ihraç edilmesi gibi alternatif kullanımlar da gündemdedir.
– YENİ PROJELER ÜZERİNDE ÇALIŞILIYOR
Azerbaycan ve Türkiye arasında Nahçıvan’ın ulaşım güvenliğinin sağlanması amacıyla yeni bir proje üzerinde çalışmalar devam etmektedir. Kars-Nahçıvan Demiryolu Projesi’nin ihalesi yapılmış olup, inşaat aşamasına geçilmesi planlanmaktadır. Böylelikle, Türkiye ile Nahçıvan arasında demiryolu taşımacılığı gerçekleştirilebilecektir. Ayrıca, kritik durumlarda Azerbaycan, Bakü-Tiflis-Kars Demiryolu aracılığıyla Nahçıvan’a ulaşımı sağlama imkanı bulacaktır. Nahçıvan’a yönelik projeler, aynı zamanda Zengezur Koridoru konusunda kararlılık sergileyen Ermenistan’a Azerbaycan ve Türkiye’nin alternatifleri olduğunu göstermesi açısından da önem taşımaktadır.
Her iki devletin ortak aklının ürünü olan bu projeler, Türkiye ve Azerbaycan’ı daha fazla bütünleştirirken, Nahçıvan’ın ve Türkiye’nin Doğu Anadolu Bölgesi’nin ekonomik kalkınmasına katkı sağlayacaktır. Bu projeler, sadece müttefiklik ilişkilerini değil, her iki ülke için stratejik bir önem taşıyan Güney Kafkasya ve Doğu Anadolu coğrafyalarını, insanlarını ve ekonomilerini karşılıklı olarak entegre hale getirmekte, dolayısıyla, Nahçıvan Türkiye’nin, Doğu Anadolu ise Azerbaycan’ın güvenliğinin ayrılmaz bir parçası haline gelmektedir.
[Dr. Cavid Veliyev, Azerbaycan Uluslararası İlişkiler Analiz Merkezinde Dış Politika Analizi Bölümü Başkanıdır.]
*Makalelerdeki fikirler yazarına aittir ve Anadolu Ajansının editoryal politikasını yansıtmayabilir.