ABD Başkanı Donald Trump’ın ticaret politikalarındaki korumacı yaklaşım, dünya genelindeki ekonomik etkileriyle yatırımcıların ilgi odağı olmaya devam ediyor. Bu bağlamda, son gelişmeler dikkatle izleniyor.
ABD yönetimi, Kanada ve Meksika’dan ithal edilen mallara uygulanan yüzde 25’lik gümrük vergisi ile ilgili, ABD-Meksika-Kanada Anlaşması (USMCA) çerçevesinde otomobiller için bir aylık muafiyet tanıdığı bildirildi.
Beyaz Saray Sözcüsü Karoline Leavitt, Trump’ın Stellantis, Ford ve General Motors ile bir araya geldiğini ifade ederek, bu şirketlerin talebi doğrultusunda herhangi bir ekonomik dezavantaj yaşanmaması amacıyla muafiyetin verildiğini aktardı.
Leavitt, ayrıca Trump’ın başka muafiyet taleplerine de açık olduğunu belirtti.
Analistler, bu adımı, Trump yönetiminin daha fazla tarife muafiyeti için müzakerelere açık olduğuna yönelik bir gösterge olarak değerlendirdi.
Tarifelerin enflasyonist baskıları artırabileceği yönündeki endişeler ise hâlâ gündemdeyken, ABD Merkez Bankası’nın (Fed) Bej Kitabı, tarifelerin fiyatlar üzerindeki etkilerini ortaya koyuyor.
ABD’de özel sektör istihdamı beklentilerin altında kaldı
Amerikan ekonomisine dair görüşlerin yer aldığı raporda, çoğu bölgedeki yetkililerin, potansiyel gümrük vergilerinin maliyetleri artıracağına dair öngörüleri dikkat çekiyor. Ayrıca firmaların fiyatları önceden yükselttiklerine dair tekil raporlar mevcut.
Dün açıklanan verilere göre ABD özel sektör istihdamı, şubatta 77 bin kişinin eklenmesiyle piyasa beklentilerinin altında kaldı. Bu durum, dünyanın en büyük ekonomisinde yavaşlama endişelerini güçlendirdi. Analistler, tarım dışı istihdam verisinden gelecek sinyallerin yatırımcılar tarafından dikkatlice takip edileceğini belirtti.
Aynı dönemde, ABD Tedarik Yönetim Enstitüsü (ISM) hizmet sektörü Satın Alma Yöneticileri Endeksi (PMI) şubatta 53,5 seviyesine yükselerek aylık bazda 0,7 puan artış kaydetti. Bu endeks, hizmet sektöründeki büyümenin hızlandığını işaret ediyor.
Özellikle ocak ayında yüzde 1,7 artan fabrika siparişleriyle birlikte, 30 yıl vadeli mortgage (konut kredisi) faizleri de geçen hafta yüzde 6,73 ile Aralık ayından bu yana en düşük seviyeye geriledi. Bu süreçte başvurulardaki artış ise yüzde 20,4 olarak kaydedildi.
Veri akışları ve gelişmeler neticesinde, para piyasalarında Fed’in Haziran ayında 25 baz puan faiz indirme ihtimali yüzde 95 seviyesine yükseldi. Bu durumun ardından, ABD’nin 10 yıllık tahvil faizi 6 baz puan artış göstererek yüzde 4,33’e, dolar endeksi ise yüzde 1,3 düşüşle 104,4’e geriledi.
Altının ons fiyatı, dün yüzde 0,2 artışla 2,922 dolardan kapanırken, şu anda yüzde 0,1 azalışla 2,919 dolardan işlem görüyor. Brent petrolün varil fiyatı ise güne önceki kapanışın yüzde 0,3 üzerinde 69,50 dolardan başladı.
New York Borsası’nda dün S&P 500 endeksi yüzde 1,12, Nasdaq endeksi yüzde 1,46 ve Dow Jones endeksi yüzde 1,14 değer kazandı, ancak endeks vadeli kontratlar bugün negatif bir seyirle açılış yaptı.
Avrupa’da pozitif seyir hakim
Avrupa borsalarında dün, İngiltere hariç, genel olarak pozitif bir seyir izlendi. Bugün, gözler Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB) faiz kararına çevrildi. Piyasalarda, Bankanın politika faizini 25 baz puan indireceği öngörülüyor. Kararın ardından ECB Başkanı Christine Lagarde’ın yapacağı açıklamalar yakından takip edilecek.
Bu arada, Avrupa borsa endekslerinde savunma hisseleri öncülüğünde alıcılı bir hava gözlenirken, Avrupa ülkelerinin 10 yıllık devlet tahvili faizleri de yükseliyor.
Almanya ve Avrupa Birliği (AB) ülkelerinin savunma harcamalarını artıracaklarına dair yapılan açıklamalar, piyasaların yönünü etkiliyor. Bugün Brüksel’deki olağanüstü zirvede AB üyesi ülkelerin liderleri, Ukrayna’ya destek ile savunma harcamalarının artırılması konularını masaya yatıracak.
AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, Avrupa’nın savunma yatırımlarını ve harcamalarını artırması gerektiğini sık sık dile getiriyor. Bugün liderlere 800 milyar avroluk bir savunma paketi ve yeniden silahlanma planı sunacak.
Analistler, Avrupa’nın savunma harcamalarını artıracağına yönelik gelişmelerin savunma şirketlerine olan ilgiyi artırdığını kaydetti.
Dün, Almanya’da DAX 40 endeksi yüzde 3,38, Fransa’da CAC 40 endeksi yüzde 1,56 ve İtalya’da FTSE MIB 30 endeksi yüzde 2,08 değer kazanırken, İngiltere’de FTSE 100 endeksi yatay bir seyir izledi. Avrupa’daki endeks vadeli kontratlar yeni güne karışık bir seyirle başladı.
Asya borsalarında ise pozitif bir hava gözlemleniyor. ABD’nin tarifelerle ilgili müzakerelere açık olduğuna dair iyimserlik, özellikle Çinli teknoloji firmalarına olan ilgiyi artırarak risk iştahını besliyor.
Trump’ın USMCA kapsamında otomobillere bir aylık muafiyet tanıması ve Leavitt’in tarifelerle ilgili olumlu mesajları, piyasaların müzakerelere dair umutlarını güçlendirdi.
Çin’deki yapay zeka sektöründeki iyimserlik de, Hong Kong’daki teknoloji şirketlerinin hisselerinde yükseliş yaşamalarına yol açtı. Alibaba’nın hisseleri yüzde 7,3, Tencent’in hisseleri ise yüzde 5,9 artış gösterdi.
Artan risk iştahı, tahvillere olan talepteki azalmanın da etkisiyle bölge genelinde tahvil faizlerinin yükselmesine neden oldu. Japonya’nın 10 yıllık tahvil faizi, yüzde 1,50 ile 2009’dan bu yana en yüksek seviyeye ulaştı.
Kapanışa yakın Japonya’da Nikkei 225 yüzde 1,1, Çin’de Şanghay bileşik endeksi yüzde 1 artış gösterdi. Hong Kong’da ise Hang Seng endeksi yüzde 2,7 ve Güney Kore’de Kospi yüzde 0,6 değer kazandı.
Yurt içinde Borsa İstanbul’da dün alış ağırlıklı bir seyir izlenirken, BIST 100 endeksi günü yüzde 2,94 artışla 10.188,85 puandan tamamladı. Bugün TCMB’nin faiz kararı ise yatırımcıların ilgisini çekiyor.
Politika faizinin 250 baz puan indirilmesi bekleniyor
AA Finans’ın yaptığı beklenti anketine katılan ekonomistler, TCMB’nin mart ayında politika faizini 250 baz puan indirerek yüzde 42,5 seviyesine çekmesini öngörüyor. Yıl sonu için tahmin edilen medyan politika faizi ise yüzde 30 düzeyinde.
Dolar/TL, dün yüzde 0,1 düşüşle 36,4196 seviyesinde kapanırken, bugün bankalararası piyasada yatay bir seyirle 36,4350’den işlem görüyor.
Analistler, bugün yurt içindeki TCMB faiz kararı ile birlikte haftalık para ve banka istatistikleri, yurt dışında ise Euro Bölgesi’nde ECB’nin faiz kararı ve ABD’de haftalık işsizlik maaşı başvuruları ile dış ticaret dengesi verilerinin takip edileceğini bildirdi. Teknik açıdan BIST 100 endeksinde 10.300 ve 10.450 puan seviyeleri direnç, 10.000 ve 9.900 puan seviyeleri ise destek konumunda olduğu değerlendiriliyor.
