1. Haberler
  2. Ekonomi
  3. Sıfır Atık Projesi’ne İlişkin Gerçekler Açıklandı

Sıfır Atık Projesi’ne İlişkin Gerçekler Açıklandı

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Dezenformasyonla Mücadele Merkezinden yapılan açıklamada, Türkiye’nin “Sıfır Atık” projesinin ardından yurtdışından artan plastik atık alımına dair bazı iddialar gündeme gelmiştir.

Bu iddialar arasında, ithal edilen plastiklerin büyük bir kısmının geri dönüştürülememesi ve geri dönüşüm sürecinin kontrolsüz olduğu belirtilerek, ciddi bir çevresel kriz yaşandığına dikkat çekilmiştir.

Ancak Türkiye’nin geri dönüştürülebilir atıklarla ilgili yasaları ve Sıfır Atık Hareketi’nin elde ettiği başarılar, bahsedilen haberlerdeki kasıtlı manipülasyonu gözler önüne sermektedir.

İlgili haberlerde, Adana’nın verimli topraklarının çöp alanlarına dönüştüğü ve plastik atıkların uygun olmayan yöntemlerle yakıldığı öne sürülmüştür.

Öte yandan, Türkiye plastik ithalatı yaparak ekonomik faydalar sağlamakta ve geri dönüşüm sektörü ile hammadde temininde önemli bir rol oynamaktadır. Ülke, yeterli yerli hammadde bulamayan geri dönüşüm tesislerini ithal edilen plastik atıkları işlemek amacıyla kullanmaktadır. Bu durum, üretim süreçlerinin sürdürülebilirliği açısından kritik bir öneme sahiptir.

İthal edilen plastiklerin geri dönüştürülmesi ile elde edilen hammaddeler, çeşitli ürünlerin üretiminde kullanılmakta ve bu ürünler yurt dışına ihraç edilmektedir. Bu süreç, Türkiye’nin dış ticaret dengesi üzerinde olumlu etkiler yaratmaktadır.

Geri dönüşüm sektörü, ithal plastik atıkların işlenmesi sonucunda birçok istihdam fırsatı sunmaktadır. Bu durum, özellikle geri dönüşüm tesislerinde ve ilgili lojistik sektöründe iş imkanlarının artmasına neden olmaktadır.

Söz konusu iddialarla birlikte, Emine Erdoğan Hanımefendinin adı geçmekte olup, Sıfır Atık Hareketi de bu bağlamda haksız yere hedef alınmıştır.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’ın öncülüğünde 2017 yılında başlatılan Sıfır Atık Hareketi, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın koordinasyonunda sürdürülmektedir. Bu proje, 2018 yılında Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü tarafından “Sıfır Atık, Sıfır Açlık” ödülüyle onurlandırılmıştır.

2021 yılında Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı tarafından “UNDP Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları Ödülü”ne ve Birleşmiş Milletler İnsan Yerleşimleri Programı tarafından “Waste Wise Cities Global Champion Ödülü”ne layık görülen proje, 2022 yılında “Akdeniz Parlamenterler Asamblesi Ödülü (PAW Awards)” ve Dünya Bankası’nın hediye ettiği “İklim ve Kalkınma Liderliği Ödülü” ile taçlandırılmıştır.

BM Genel Kurulu’nda 14 Aralık 2022 tarihinde Türkiye’nin ana sunuculuğunda kabul edilen “sıfır atık” kararının ardından, 30 Mart tarihi “Uluslararası Sıfır Atık Günü” olarak ilan edilmiştir.

30 Mart 2023’te, BM’nin New York’taki Genel Kurul Salonu’nda ilk defa kutlanan “Uluslararası Sıfır Atık Günü” etkinliğinde BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, “BM Sıfır Atık Yüksek Düzeyli Şahsiyetler Danışma Kurulu”nun kurulacağını duyurmuştur.

Sıfır Atık Hareketi kapsamında Eylül 2024 verilerine göre;

Toplam 29,3 milyon ton kağıt-karton, 7,8 milyon ton plastik, 2,9 milyon ton cam, 3,7 milyon ton metal ve 16,2 milyon ton organik ve diğer geri dönüştürülebilir atık, ekonomiye kazandırılmıştır.

Bu projenin uygulanması sayesinde 498 milyon ağacın kesilmekten kurtarılması, 819 milyon metreküp su tasarrufu ve 127 milyon varil petrolden tasarruf edilmiş, ayrıca 5,9 milyon ton sera gazı salımı önlenmiştir.

Ek olarak, 2,6 milyar kilovatsaat enerji tasarrufu sağlanmış, 104 milyon metreküp depolama alanından tasarruf edilerek geri dönüşüm sayesinde 185 milyar lira ekonomi kazandırılmıştır.

Tüm bu olumlu sonuçlara rağmen, böyle kıymetli bir projenin “çevre hassasiyeti” algısıyla hedef alınması, kasıtlı bir manipülasyon ve propaganda sürecini yansıtmaktadır.

Sıfır Atık Projesi’ne İlişkin Gerçekler Açıklandı
Yorum Yap
Bizi Takip Edin