TMSF (Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu) tarafından yayımlanan açıklamada, son zamanlarda bazı gruplar tarafından “TMSF’nin mahkeme kararı olmaksızın şirketlere el koyacağı” iddialarının ortaya atılmasının ardından bilgi verme ihtiyacı doğduğu ifade edildi.
Açıklamada, mahkeme kararı olmaksızın TMSF’nin bir şirkete “kayyım” olarak atanmasının mümkün olmadığı vurgulanarak, şu bilgilere yer verildi:
“Resmi Gazete’de 4 Şubat tarihinde yayımlanan 7539 sayılı Kanunun 7. Maddesiyle getirilen yeni yasal düzenleme doğrultusunda, TMSF’nin Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (CMK) 133. maddesi kapsamında kayyım olarak atanabilmesi durumunda, Bankacılık Kanunu’ndaki yetkilerini etkin bir şekilde kullanabilmesi sağlanmıştır. Şirketlere kayyım atanması işlemi yeni bir uygulama değildir. CMK çerçevesinde ‘kuvvetli şüphe’ olduğu takdirde söz konusu şirketlere kayyım atanabilmektedir.
Yapılan kanun değişikliğiyle TMSF, Türk Ceza Kanunu kapsamında suç teşkil eden malvarlığı değerlerinin aklanması, silahlı örgüt ve silah sağlama ile Terörizmin Önlenmesini Sağlama Kanunu çerçevesinde terörizmin finansmanı suçlarına dair kuvvetli şüphe bulunması halinde, CMK’nın 133. ve 128. maddeleri uyarınca mahkeme tarafından kayyım olarak atanabilecektir.”
“Kanunda TMSF’ye daha önce görülmemiş yeni yetkiler verilmemiştir”
Açıklamada, mahkeme kararı olmaksızın, suça karışmamış şirketlere kayyım atanmasının mümkün olmadığı belirtilerek, TMSF’nin hukuken belediyelere kayyım olarak atanma olanağının da bulunmadığı kaydedildi.
Ayrıca, kanunda TMSF’ye daha önce tanınmamış yeni yetkilerin verilmediği ifade edilerek, “Son düzenlemeyle TMSF’nin görevlendirildiği şirketlerin etkin yönetimini sağlamak amacıyla, Bankacılık Kanunu tarafından tanımlanan ve halihazırda mevcut olan yetkilerini kullanabilmesine olanak tanıyan 5 yıllık bir düzenleme gerçekleştirilmiştir.” ifadelerine yer verildi.