KONFERANSTA TRUMP ETKİSİ
Konferansın ilk gününde, ABD Başkanı Donald Trump’ın Ukrayna’daki çatışmayı sonlandırmak amacıyla Rusya ile başlattığı müzakereler ve ABD’nin Avrupalı müttefiklerine yönelik yeni stratejileri dikkat çekti. Berlin ve Brüksel’deki yetkililer, ABD’nin Ukrayna konusundaki tutumunu endişeyle izlerken, ABD Başkan Yardımcısı JD Vance’in konferanstaki açıklamaları Almanya’da önemli tepkilere yol açtı.
Vance’in konuşmasında, Ukrayna-Rusya savaşının sona erme şekli hakkında herhangi bir ipucu vermemesi üzerine Avrupa hükümetlerini “göç konusundaki kaygıları görmezden gelmek” ve “siyasi muhalefete yönelik sansür uygulamak” ile suçladı. Vance, demokrasiye yönelik tehditler hakkında alışılmadık bir sertlikte uyarılarda bulunurken, Almanya’da siyasi partilerin Almanya için Alternatif Partisi (AfD) ile mesafe koyma tartışmalarına dolaylı yoldan atıfta bulunarak, “Güvenlik duvarlarına yer yok.” dedi.
18 dakikalık konuşmasında Avrupa hükümetlerini kendi halklarından korkmakla ve demokrasiyi kısıtlamakla itham eden Vance, Trump yönetiminin Avrupa’nın güvenliği konusundaki kaygılarını vurguladı ve Rusya ile Ukrayna arasında makul bir anlaşmaya varılabileceği inancını dile getirdi.
Başbakan Olaf Scholz, Vance’in söylediği sözleri “rahatsız edici” olarak nitelendirip, bunun basitçe geçiştirilemeyeceğini ifade etti. Hristiyan Demokrat Birlik ve Hristiyan Sosyal Birlik partilerinin başbakan adayı Friedrich Merz de Vance’in açıklamalarını eleştirerek, “Avrupalılara, özellikle de biz Almanlara karşı neredeyse müdahaleci bir tutum sergiliyor.” yorumunu yaptı.
Almanya Savunma Bakanı Boris Pistorius ise Vance’in Avrupa’da bir “demokrasi açığı” olduğunu öne sürdüğü konuşmaya, “Kendisine doğru anladıysam, Avrupa’daki bazı durumları otoriter rejimlerle karşılaştırıyor. Bu kabul edilemez.” diyerek tepki gösterdi. Öte yandan, aşırı sağcı Almanya için Alternatif (AfD) partisinin Eş Başkanı Alice Weidel de Vance’in konuşmasını destekleyerek “etkileyici bir konuşma” ifadesini kullandı.
Vance, konuşmasının ardından AfD lideri Weidel ile konferans merkezinin dışında bir otelde görüştü. Unutulmamalıdır ki AfD, 61. Münih Güvenlik Konferansı’na davet edilmemişti ve Almanya’daki tüm partiler, bu aşırı sağcı parti ile işbirliğini reddetmektedir.
Vance, 13 Şubat’ta Wall Street Journal’a verdiği bir röportajda da AfD ile işbirliği yapma çağrısında bulunarak “kitlesel göçün” sona ermesini talep etmişti. Aynı şekilde, ABD’li milyarder Elon Musk da geçtiğimiz ay Almanya ve İngiltere’nin iç siyasetine dair yaptığı yorumlarla tartışmanın fitilini ateşlemişti. Musk, AfD’yi överek “Almanya’yı sadece AfD kurtarabilir.” şeklinde bir ifade kullanmış, bu durum Avrupa’daki liderler tarafından Musk’ın iç işlerine müdahale ettiği şeklinde yorumlanmıştı.
